Uzun yıllar boyunca, tüm dünyada doğum hizmetlerini etkileyen korku kültürünün ve bu yüzden ebelerde oluşan gerilimin doğrudan ve dolaylı olarak doğum sırasında yardımcı oldukları kadınlara ve onların ailelerine aktarıldığına dair endişeler artmaktadır. Artan korkunun sonuçları arasında, annenin ve ailesinin, bakım verenler için potansiyel düşman haline gelmesi ve savunma moduna geçilmesi sayılabilir. Ayrıca kadın doğum hizmetlerinde hakim olan risk yönetimi ve "evrak işleri", ebeleri anne yerine, kayıtlara öncelik vermeye yöneltmektedir. Bu gibi faktörler, kadın doğum hizmeti alan taze anneler ve bu hizmeti veren ebeler arasında gelişen memnuniyetsizliği artırmaktadır. Öte yandan

nezaket, şefkat ve karşılıklı saygı göstermenin sağlık hizmeti ortamlarında verimliliği, etkinliği, tecrübeyi ve personelin moralini artırdığına dair kanıtlar gün geçtikçe çoğalmaktadır. Doğumun Sessiz Çığlıkları

hassas, şefkatli ve yüksek kalitede doğum hizmetleri sunma arayışında olan dünyanın dört bir yanındaki ebelere, kanun koyuculara ve kadın doğum hizmetlerini geliştiren kurumlara ilham vererek onlara pratik bilgiler ve öneriler sunmaktadır.